Servikal omurganın osteokondrozu bilinir ve iyi incelenir. Şu anda, çalışan nüfusun çoğu bu hastalıktan muzdariptir. Bu tip osteokondroz sadece yetişkin popülasyonunda değil, çoğu zaman ergenlerde, SO -denilen çocuk osteokondrozu gelişir.
Servikal departman omurganın en hareketli kısmıdır, bu nedenle bu bölümdeki yük oldukça büyüktür. Hastalık kademeli olarak gelişir, hastanın ömrünün kalitesinde önemli bir azalmaya yol açabilecek sık alevlenmelerle karakterize edilir.
Hastalığın nedenleri
Hastalığın nedenleri, kural olarak birkaç tanedir ve hastanın yaşına bağlı olabilir. En sık olanı vurguluyoruz:
- herhangi bir etiyolojinin kalsiyum-fosfor değişiminin ihlali;
- çeşitli travmatik sırt hasarı;
- omurga üzerinde dengesiz yük (hipodynamia veya tam tersi, gelişmiş yükün etkisi);
- kardiyovasküler sistemin hastalıkları;
- omurganın konjenital malformasyonları;
- Skoliyotik tip dahil olmak üzere duruş değişikliği;
- intervertebral diskin gücünde bozulmaya yol açan dolaşım bozuklukları;
- Yaşla ilişkili distrofik kemik dokusu ihlalleri.
Ergenlik döneminde, hastalığın gelişiminin ana nedenleri, dengeli fiziksel aktivite (eğitim süreci) değil, travmadır. Yaşlı hastalarda, ana neden emek aktivitesi sırasında uzun bir alışılmış pozisyon, hormonal geçmişin ihlalidir.
Hastalığın gelişiminde ek predispozan faktörler:
- kalıtım;
- hipotermi;
- Osteokondrozun zayıf veya tamamen tedavi edilmemiş alevlenmesi;
- Stres durumları ve aşırı çalışma.
Osteokondroz yavaş yavaş gelişir. Sürekli spor yapan bir kişi, bu hastalığa neyin tabi olduğunu tahmin etmeyebilir.
En önemlisi, bu durum yirmi beş yaşından büyük insanlarda bulunur. Servikal omurganın osteokondrozu, sürecin üst kesitlerden geliştiği gerçeği ile karakterizedir. Bununla birlikte, tıbbi bakım almazsanız, süreç omuriliğin alt segmentlerini kademeli olarak etkileyebilir.
Yetişkinlerde ve çocuklarda servikal omurganın osteokondroz semptomları
Hastalık yıllarca geliştiğinden, birçok durumda süreç asemptomatiktir. Bazen, şans eseri, radyolojik görüntülere göre, hastalığın ilk belirtileri belirlenebilirken, şikayetler aktif olarak olmayacaktır. Hasta yaşlandıkça, daha çeşitli şikayetler sunacağı unutulmamalıdır.
Servikal osteokondrozlu ana şikayetler şunlardır:
- sık sık baş ağrısı ve baş dönmesi;
- parmak uçlarında uyuşma ve ellerde zayıflık;
- Vejetatif belirtiler;
- artan kan basıncı;
- boyunda hareketler için rahatsızlık;
- omurga boyunca sürekli ağrı veya yanan ağrı;
- boyun kaslarının sık miyositleri;
- duruştaki değişiklikler;
- kafa hareketlerindeki kısıtlamalar;
- Ayrıca, kafanın zorla konumu gelişebilir;
- kulaklarda gürültü;
- hava bağımlılığı;
- hareketler yaparken boyunda kırışın;
- Uyku ihlali.
Bunlar hastanın sunabileceği en sık dile getirilen semptomlardır. Ne yazık ki, süreç gençlerden gelişmeye başlayabilir ve ergenler bu tür şikayetleri sunacaktır.
Daha sık bu semptomlar birlikte ortaya çıkar. Servikal omurganın osteokondrozu, alevlenme ve remisyon atakları ile ilerler. Bunun nedeni, provoke edici faktörlerin vücut üzerindeki etkisinden kaynaklanmaktadır. Benzer bir teşhis yapılırsa, akut bir dönemden kaçınmak için her altı ayda bir restorasyon terapisi ve rehabilitasyon kursunun gerçekleştirilmesi gerektiğini unutmamalıyız.
Hastalığın gelişiminin ana nedeninin intervertebral disk trofikleri ve yeterli tedavi eksikliği ile azaltıldığı göz önüne alındığında, süreç intervertebral fıtık oluşumunda sona erebilir.
Hastalığın şikayetleri ve klinik resmi - fotoğraf
Baş dönmesi veya baş ağrısı şeklinde vasküler belirtiler, temel motor görevlerini (başın eğilmesi veya döndürmesi) gerçekleştirirken yoğunlaşır. Tüm şikayetlerin toplamında, hasta ek olarak semptomları azaltmak için zorunlu bir pozisyon almaya çalışır, bu da intervertebral diskin beslenmesini kötüleştirir.
Bu şikayetler en çok hastayı bir doktora görünmeye teşvik eden bu şikayetlerdir. Tedavi yapmazsanız, şikayetler yoğunlaşacak ve daha kalıcı bir doğaya sahip olacaktır, yani kendi başlarına geçmeyeceklerdir.
Kural, sabit, ağrıyan, yanan karakter olarak servikal osteokondroz ile ağrı. Hastalığa keskin hareketlerle kışkırtılan periyodik "piçler" eşlik edebilir.
Osteokondrozun arka planına karşı kan basıncında bir artış, hastayı terapist tarafından incelenmeye teşvik eder. Yetkili tedaviyi zamanında gerçekleştirmezseniz, kan basıncındaki bir artış sabit hale gelecektir, bu da ikincil hipertansiyonun gelişimine katkıda bulunur. Bu durumlarda, doğru bir şekilde bir araya getirilmiş bir tarih çok önemlidir.
İşlem servikal bölgede lokalize edildiğinde, boynun arka yüzeyine yayılmış hoş olmayan hisler, kemik kas sisteminin sabit gerilimi, hareketlerin ve kafanın zorla pozisyonunun oluşumunu sınırlamaya yardımcı olur.
Servikal osteokondroz ile ağrıya duyarlılık eşlik eder. Sürekli rahatsızlık nedeniyle, kas silindir yavaş yavaş omuzda oluşuyor, hasta bu alanda hoş değil.
Sürekli rahatsızlığa ek olarak, hasta boyunda keskin, şut bir ağrı yaşayabilir. Bu tür şikayetlerin ortaya çıkması, hastanın ağrıyı azaltmak için tamamen dinlenmesi gerektiğini düşündürmektedir. Bazı durumlarda, ağrı o kadar şiddetlidir ki bir kişi en basit eylemleri gerçekleştiremez (başını çevirin, derin bir nefes alın, sırtını düzeltin). Her durumda, hasta doktoru incelemeli ve osteokondroz tanısını doğrulamalıdır.
Hormonal arka planı değiştirmek de servikal hastalığın gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Bu nedenle, yetkin olarak seçilen fiziksel aktivite genel klinik semptomları azaltacak ve hastanın durumunu hafifletecektir. Boyundaki ağrının sürekli endişeli olması nedeniyle ikincil bir uyku bozukluğu meydana gelir. Bir insanın yatakta uygun bir pozisyon alması zordur, endişeler, bu da psiko-duygusal strese yol açar.
Ayrıca, hasta hassasiyete dikkat eder. Onları parmak uçlarında hissedilen “tüyler dikenleri” olarak tanımlayın. Bazı durumlarda, hoş olmayan hisler el boyunca lokalize edilebilir, kas gücü azalır.
Hastalığın teşhisi
Bir muayeneye dayanarak tanı yapmak oldukça zordur. Temel olarak, tanıyı açıklığa kavuşturmak için aşağıdaki önlemler gerçekleştirilmiştir:
- şikayetlerin kapsamlı toplanması;
- uzman uzmanların istişareleri (kardiyolog, endokrinolog, nörolog);
- Servikal omurganın x -ray muayenesi;
- Manyetik rezonans tomografisi.
Kardiyolojik profilin ve diğerlerinin akut durumlarını dışlamak için uzmanlaşmış doktorların teftişleri gereklidir. Akut somatik patolojinin dışlanmasıyla, osteokondroz tanısı hakkında konuşabiliriz. Genel klinik belirtilere ek olarak, tanı omurganın X -Ray muayenesi kullanılarak doğrulanabilir.
X -Ray, tanı kurulmaya yardımcı olan en uygun fiyatlı ve kolay devam eden çalışmadır. Resimde, intervertebral diskin distrofisini gösteren omurlar arasındaki boşluğun daralmasını görebilirsiniz. Omurların kenarları boyunca, kemik büyümeleri ayırt edilebilir. Osteokondroz servikal bölgedeki instabilite ile karmaşıksa, X -Ray, omurların birbirine göre yer değiştirmesiyle not edilebilir.
Servikal omurganın osteokondrozu, hangi bölgenin en çok hasar gördüğünü radyolojik olarak gösterebilen bir hastalıktır. Bir servikal segmenti incelerken bile, sürecin eşit olarak yaygın olmadığını görülebilir.
Özellikle karmaşık vakalarda, osteokondroz intervertebral fıtıkların komplikasyonunun teşhis edilmesine yardımcı olan manyetik rezonans tomografisi yapılır. MRG'nin katmanı -en az fıtıklar bile ve hemen hasar seviyesini belirtir.
Servikal omurganın osteokondrozunun tedavisi
Sadece bir doktor akut ve inter -intered dönemde servikal osteokondrozun nasıl tedavi edileceğini bilir. Bu durum için reçete edilen terapi karmaşık olmalıdır. Hastalığı şiddetlendirirken:
- ilaçlar;
- karmaşık iyileşme tedavisi (fizyoterapi egzersizleri, jimnastik, masaj, akupunktur, manuel tedavi);
- fizyoterapi (elektroforez, UHF, manyetoterapi, lazer tedavisi);
Osteokondrozun alevlenmesini önlemek için:
- Sanatoryum-resort tedavisi;
- halk ilacı;
- özel bandajlar ve korseler giymek;
- Yaşam tarzındaki değişiklik (kilo kaybı, dengeli fiziksel aktivite).
Servikal omurganın osteokondrozunun tedavisi için ilaçlar aşağıdaki gibidir:
- anti -enflamatuar ilaçlar;
- kan dolaşımını iyileştiren ilaçlar;
- vitamin kompleksleri;
- akut analjezik durumlarında;
- Kas voltajını azaltan anlamına gelir.
Haplara ve enjeksiyonlara ek olarak, etkilenen bölgeye uygulanan aktif olarak reçete edilir. Etkileri ile, belirli bir bölgedeki cildin tahrişine katkıda bulunurlar, bu da küçük damarlarda kan dolaşımını iyileştirir, böylece besinlerin hasarlı segmentlere verilmesini sağlar ve kas voltajı azalır.
Akut bir dönemden sonra fizyoterapi, masaj ve fizyoterapi egzersizleri imzalanır. Restoratif tedavi, ana ilaç tedavisine bir ektir. Durum iyileşeceği için, intervertebral diskin gücü ve trofus da daha iyi olacaktır.
Tedavinin arka planına karşı, hasta iyi durumda bir iyileşme, performans ve ruh hali artışı not edecektir. Tedavi bitirmeden durdurulursa, osteokondroz alevlenmeleri sıklıkla geçirilir.
Rehabilitolog, iyileşme döneminde servikal osteokondrozun nasıl tedavi edileceğini anlatacaktır. Bir restoratif terapi kompleksi hakkında konuşmadan önce, herhangi bir tedavinin uyku aksesuarlarının düzeltilmesi eşlik etmesi gerektiğine dikkat edilmelidir. Bunlar ortopedik yataklar ve yastıklar içerir.
Uzmanlar ayrıca sürekli veya belirli bir süre için bir chanstz yakası giymenizi önerir. Bu yöntem, özellikle çocukların ev ödevi için giyindiğinde çocuk uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Shanz yaka ortopedik salonlarda ayrı ayrı seçilir.
Her hasta için servikal osteokondroz için ortopedik yastık seçilir. Yatağın büyüklüğü için uygun olmalı ve hastanın anayasasına bağlı olarak seçilmelidir. Çok küçük veya çok büyük olmamalı, ana kılavuz kişinin omuzlarının genişliğidir.
Uzun uyku ve dinlenme için bir yastık orta sertliğe sahip olmalı ve bir kare veya dikdörtgene benzemelidir. Farklı bir şekle sahip yastıklar kısa bir dinlenme için uygundur. Dejeneratif sürecin aktivitesine bağlı olarak, servikal osteokondroz için ortopedik yastık değişmelidir.
Egzersizler ve Jimnastik (Egzersiz Terapisi)
Restoratif terapi jimnastiğe atfedilmelidir. Egzersizlerin ana görevi, boyun ve sırt kaslarını, üst omuz kemerini güçlendirmek, omurganın hareketliliğini ve kas kelepçelerinin ortadan kaldırılmasını güçlendirmektir. Ek olarak, servikal osteokondroz egzersizleri derin yerleşik kasları etkiler.
Servikal osteokondrozlu jimnastik sonucunda fizyolojik virajlar kademeli olarak restore edilir ve intervertebral disklerdeki yük azalır. Servikal osteokondroz egzersizlerinin de göğüs segmentlerini de yakalaması gerektiğini unutmamalıyız.
Servikal osteokondroz için jimnastik bir eğitmenle yapılır. Hastaların hangi alanlara odaklanacağını anlamalarına yardımcı olur. Görevlerin yükü ve hacmi ayrı ayrı seçilir ve şunları sağlar:
- hastanın yaşından itibaren;
- sürecin yaygınlığından;
- ek eşlik eden hastalıkların mevcudiyetinden;
- İlaç tedavisinin etkinliğinden.
İlk olarak, vücut yeni koşullara uyum sağlamaya başladığı ve kaslar çalışmasını yeterli hacimde gerçekleştirir, egzersizler karmaşıktır ve sınıfların süresi arttırılır.
Servikal osteokondroz için LFK basit eylemler içerir. Bunlar başı öne ve geri eğiyor, yavaş yavaş başın dairesel hareketlerini ekliyor. Tıbbi beden eğitimi için bile kontrendikasyonlar olabileceğini unutmayın. Kural olarak, bir dersin kompleksi, omurganın tüm segmentlerini geliştirmeyi ve etkilemeyi amaçlayan görevleri içerir.
Servikal bölgedeki egzersizlerden sonra, göğüs ve lomber'in çalışmalarını iyileştirmek için yavaş yavaş görevler eklerler. Servikal osteokondroz için medya beden eğitimi ayakta veya oturma pozisyonunda yapılabilir. Görevler sakin bir şekilde, kısa bir hızda, bu solunum jimnastiğine eklenmesini sağlayacaktır.
Fizyoterapi egzersizlerine kontrendikasyonlar:
- Akut ağrı sendromu;
- akut fazda artan kan basıncının ve kalp patolojisinin varlığı;
- vestibüler aparatın koordinasyon ve hastalığının ihlali;
- ateş;
- başka bir kronik patolojinin alevlenmesi;
- Cerrahi tedaviden sonra durum.
Özel ekipmanlarda egzersizler
Bu teknik, kemik kas sisteminin normal aktivitesinin aşamalı restorasyonuna dayanmaktadır. Özel bir simülatör üzerinde yapılan jimnastik egzersizler, servikal omurga yapılarının çalışmalarını yavaş yavaş geri yüklemenizi sağlar.
İlk olarak, ağrı hafifletilir, sonra kan dolaşımı restore edilir, kas voltajı çıkarılır ve servikal bölgedeki motor aktivitesini genişletmek için sınıflar gerçekleştirilir. Yöntem ayrıca masaj kursları, havuzdaki sınıflar ile desteklenmektedir.
Servikal omurganın osteokondrozu için masaj
Genel güçlendirme sınıflarına ek olarak, çok iyi bir etki masaj sağlar. Servikal osteokondroz için masaj farklı (klasik, segmental, nokta) tarafından kullanılabilir. Bazı durumlarda, bir oturumda çeşitli tekniklerin bir kombinasyonuna izin verilir.
Servikal osteokondrozlu masajın katı bir yüzeyde gerçekleştirildiğini ve süresinin on veya daha fazlası arasında değişebileceğini unutmamalıyız. Kursun tekrarlama sıklığı da katılan doktor tarafından belirlenir. Hasta iyi seçilmiş bir yastık üzerinde uyursa masaj verimliliği daha uzun sürecektir.
Bir mıknatıs veya elektroforez olarak fizyoterapötik prosedürler lokal tahriş edici bir etkiye sahiptir. Manyetoterapi, yetişkinler ve çocuklar tarafından iyi tolere edilen ağrısız bir prosedürdür. Manipülasyon birkaç dakika sürer, hasta hareketsiz yatmalıdır, bu nedenle yaşlı hastalar çoğunlukla önerilir.
Elektroforez, özel bir cihaz kullanılarak gerçekleştirilen bir manipülasyondur. Prosedür sırasında, hasta akımlar kullanılarak oluşturulan hafif bir karıncalanma karıncalanma hisseder. Her yaş için sinyalin sıklığı ve dürtüselliği kendi başına. 
Bu tekniğin yardımıyla, olumlu bir etkisi olan bir ilacın tanıtımı gerçekleştirilir. Bu manipülasyon manyetoterapi ile karşılaştırıldığında daha agresiftir, bu nedenle uygulanması için katı endikasyonlar olmalıdır.
Bu hastalıkta dengeli bir diyet büyük önem taşımaktadır. Hastaların meyve, sebze, et, yeşillik, balık yemeleri önerilir. Tuz tüketimi ve her türlü baharat, baharat, füme veya kızarmış ürünler, şeker sınırlandırılmalıdır. Bitki kaynatma ve çay içmek daha iyidir, kahve ve alkol kullanımından kaçınmak tavsiye edilir.
Geleneksel tıbbın kullanımı ağrıyı azaltmayı amaçlamaktadır. Çoğu zaman, hasar alanına bindirilen sıkıştırmalar ve karışımlar kullanılır. Servikal omurganın osteokondrozunun tedavisinde başarı büyük ölçüde hastanın bilincine bağlıdır. Daha iyi hissettiğiniz anda sınıfları ve terapiyi atmayın. Geçici rahatlama getiren ağrı kesicileri sürekli kullanmak mantıksızdır ve hastalığın kendisi tedavi edilmez.